31 Mayıs 2009 Pazar

Taklitlerimizden sakınınız ya da başka şubemiz yoktur!

Bundan birkaç ay önce, uzun zamandan beri duyurusunu yapmakta olduğum “Onlar krizi nasıl yaşadılar?” başlıklı eğitimimi, aynı başlıkla ve başka bir eğitimcinin verdiğini, bir okuyucumun mesajı üzerine farkettim. Uyarım üzerine eğitim başlığını değiştirdiler.

Geçen hafta bu sefer “Onlar pazarlamayı nasıl yaşadılar?” başlıklı eğitimimi, yine aynı başlıkla ve iki farklı eğitim kuruluşunda gördüğüm zaman, karşı karşıya olduğum durumu daha iyi anlamaya başladım. Bunu yine bana ait olan "İnsan Kaynakların Performans Yönetiminde Başarının Kuralları" adlı eğitim başlığı takip etti. Yeni kopyalamaları merakla bekliyorum.

Rekabet üzerine ahkâm keserken, kopyalanarak rekabete uğramak çok şaşırtıcı olmasa gerek. Sadece etiksizliğin bu kadar hızlı yaygınlaşması biraz şaşırtıyor.

Öte yandan eğitim başlıklarım için “bunlar herkesin kullanabileceği standart başlıklardır” denebilir ancak eğitimi açıklayan diğer satırlarda da benzerlik olunca niyet açıkça ortaya çıkıyor.

Yazdığınız bir kitabın başlığını, başka bir kitabın başlığı olarak görmek size nasıl hissettirir?

Peki ben neden “onlar nasıl yaşadılar-başardılar?” diye başlıklar atıyorum, bunu da kısaca açıklamakta fayda var.

Bu eğitimlerim, alışılageldiği üzere aralarda iki espriyle süslenmiş, herkesçe tanınan firmalardan bir öyküyle desteklenmiş, kuru ve didaktik bilgileri içermiyor.

Eğitimlerimde, uzun yıllardan beri süren geniş bir arşiv araştırmasına dayanan, yüzlerce gerçek işletme vakıasından seçtiklerimi anlatıyorum. Çoğu zaman yorum bile yapmama gerek kalmıyor. Bu yüzden “onlar nasıl yaşadılar-başardılar?” diye başlıyorum.

Velhasıl doğru olduğuna inandığım şeyler yapmaya çalışıyorum, ancak lütfen siz de taklitlerimizden sakınınız, ayrıca henüz başka şubemiz de yoktur.